Okuduğum günden beri gitmek için can attığım ve sağ olsun beni hiç hayal kırıklığına uğratmamış bir mekan.... "Şarküteri" kelimesine bakış açınızı değiştirtecek türden... Beyoğlu'nda... Nupera'nın altında, Auf'un ise hemen yanında... adı Kauf...
Kapıyı açıp içeri girdiğiniz an büyülenme başlıyor... Etrafta el yapımı reçellerle dolu raflar, ortada tek ve kocaaaman bir masa, mis gibi el yapımı ekmek kokuları... Hayranlığınızı dile getirdiğinizde "Burası benim evim oldu." diye cevaplıyor sizi garson.. El yapımı ekmekler ve birazdan bahsedeceğim acı biber salçası onun eseri... o kadar sevmiş, o kadar sahiplenmiş mekanı....
Masanın bir köşesine yerleşip incelemeye koyuluyorum hemen... Ben yılbaşı öncesi gittiğim için ayrıntılarda da yeni yıl konsepti hakim... Değişik pastalar, rengarenk kurabiyeler, kardan adam mumluklar....
Etrafı seyrede seyrede yiyecek seçimine geçiyoruz.. Kauf'ta konsept basit... Çeşit çeşit peynirlerin ve etlerin olduğu bir dolap var. Burada gramajla sipariş veriyorsunuz... Biz iki kişiydik ve füme antrikotun yanında 50'şer gram aşağıdaki peynir çeşitlerini denedik...
emmental
abaza
isli keçi peyniri
kars kaşarı
Yediğimiz her şey inanılmaz lezzetliydi.... Manzara aşağıdaki gibiyken ve ben kırmızı şarabımı yudumlarken sadece rüyada olduğumu düşündüm...
Kauf'ta inanılmaz güzel kavonazlara konulmuş reçelleri ya da kurabiyeleri satın almanız da mümkün...
Canı değişiklik isteyenlere ve "biraz şarap biraz peynir olsun, benim olsun..." diyenlere itinayla tavsiye edilir...
No comments:
Post a Comment