Sunday, November 1, 2015

Kafamda Bir Tuhaflık

"Kafamda Bir Tuhaflık" bir Orhan Pamuk kitabı..
İçinde İstanbul var, 50 yıllık dönüşümü ile birlikte...
Köylerinden gelen ve zamanında bir arsa kapatan insanların şimdi birer apartman sahibi olduğu hikayelerini çoğumuz dinlemişizdir..
Bu hikayeleri anlatıyor Orhan Pamuk, oldukça basit ve akıcı bir dille..
Köylerinden bir umutla gelip tutunabilenler ve tutunamayanlar geçiyor  bu hikayelerde...
Aradığını bulabilenler ve pek tabi bulamayanlar...
Bir taraftan bir çoğumuzun unuttuğu bir çoğumuzunsa hiç görmediği meslekler tatlandırıyor hikayeyi, bozacılık yoğurtçuluk gibi...
Sonra aşkı anlatıyor, en basit en masum haliyle...
Başlarda akmıyor gibi hissetse de bir kaç sayfa çevirince elinizden bırakamıyorsunuz kitabı ve başkahramanı Mevlut'u...
Bende iz bırakanlardan oldu... Kitap arayışında olanların da aklında bulunsun... Sevgilerimle...

Trekking - Erikli Yaylası

Moralim bozuk olduğunda, tatile ihtiyacım olduğunda, salın beni doğaya dostlar!
Yürümeyi de, yeşili de, açık havayı da i na nıl maz seviyorum!
Bı kıymetli sonbahar gününde, renk cümbüşünü göreyim ve biraz da rahatlayayım diye günübirlik bir turla Yalova'ya bağlı Çınarcık ilçesindeki Erikli şelalesini ve yaylasında trekkinge gittim... Muhteşemdi...
Tur olarak Bukla'yı tercih ettim... Daha önce Pürenli Yaylası'na da aynı turla gitmiş ve gayet memnun kalmıştım. Seviyete göre günübirlik ve kalmalı farklı seçenekleri var. Benim gittiğim tur detaylarına buraya tıklayarak bakabilirsiniz.
Parkur orta seviye diye geçiyor, dağ yolundan yukarıya çıkılan ve ardından yine benzer zorlukta bir patikadan inilen bir rotası var.  Trekking'in 101'i diye geçiyormuş Erikli. Hem şelale hem de yayla görülmeye değer.. Tavsiye ederim...

Erikli Şelalesi

Sonbaharı severiz :)

Yağmurda trekking 

Erikli

balıklı takvim :]

Siz de benim gibi hangi mevsimde hangi balık yenir, hangi mevsimde hangi sebze alınır bilmeyenlerdenseniz buradan buyrun :]

Balıklı takvim

Nasıl saklanmalı? 

Prag’da mutlaka - 2

Prag yazısına devam...

13. Yahudi Bölgesi (Josefov)
Prag’da Yahudilerin ayrı bir yeri var. Eskiden nüfusun üçte biri Yahudiymiş. Bu bölge Yahudilerin yaşaması için ayrılmış. Adını kendileri için hayatı kolaylaştıran imparator II.Josef’ten almış. Daha önce gittiğim hiçbir şehirde Yahudi kültürünü bu kadar hissetmemiştim, kesinlikle değişik bir havası var. Yahudi mahallesi eski şehre yürüme mesafesinde. Buradaki en önemli sinagogları (Yahudi mezarlığı da dahil olacak şekilde) tek bir bilet alarak gezebiliyorsunuz:
  • Eski-Yeni Sinagog (Old-New Synagogue): Avrupa’nın en eski sinagogu. Oldukça küçük. 2.dünya savaşı sırasında sığınma amaçlı kullanılmış.
  • Maisel Sinagogu
  • Klausen Sinagogu
  • Pinkas Sinagogu: Duvarlarında 2. Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybeden 80.000 kişinin adları ve doğum tarihleri yazıyor. Tüylerin ürpermemesi elde değil…
  • İspanyol Sinagogu: Avrupa’daki en güzel sinagog olduğu söyleniyor. Oldukça büyük ve mimarisi ihtişamlı.
İspanyol Sinagogu 

İspanyol Sinagogu 

14. Kafka Heykeli
Bilmeyenler için Franz Kafka; 1883 yılında Prag’da doğmuş bir Yahudi yazar. Almanca konuştuğu için Çekler tarafından, Yahudi olduğu için Almanlar tarafından hep dışlanmış. En meşhur kitabının adı Dönüşüm.

6 kardeş olmalarına rağmen 2 erkek kardeşini hastalıktan, 3 kız kardeşini ise Nazilerin zulmü sırasında kaybetmiş. Kitaplarında yalnızlıkla ve babasıyla olan münakaşalarıyla ilgili bölümlerin dikkat çektiği söyleniyor...

İspanyol sinagogunun hemen yanında olan heykelde Kafka bir devin omuzlarında. Kafka'nın bir kitabında, rüyasında bir devin omuzlarında gezdiği belirtilmiş, heykel buradan esinlenmiş..

Franz Kafka

15. Yahudi Mezarlığı
Yahudilerin yakın geçmişte nelere maruz kaldığı aşikar. Pinkas Sinagogunun yanından çıkılarak ulaşılan mezarlık Yahudi bölgesinde gördüklerim arasında beni en fazla etkileyen yer oldu. Mezar taşlarının hepsi birbirine girmiş… İnsanların burada 12 kat üst üste gömülü olduğu belirtiliyor.

Yahudi Mezarlığı

16.Terezin Toplama Kampı
Öncelikle küçük bir uyarı, Terezin Toplama kampı herkesin tatil anlayışıyla uymayabilir. Dolayısıyla keyifli bir tatil hedefleyenler değil de gerçekten bir kültür turu peşindeyseniz 1 gününüzü Terezin’e ayırabilirsiniz derim.

Terezin Toplama Kampı

70 yıl önce Nazilerin Yahudilere yaşattıklarını sanıyorum (ve umuyorum) hepimiz biliyoruz… Terezin kampı bu zaman dek dehşet içinde okuduklarınızı ve uyarlamaları seyrettiğiniz her şeyin canlı kanlı bir ispatı gibi…

Kamp Prag’dan 60 km uzaklıkta, biz otobüsle gittik. Otobüsle gidecekler için gidiş ve dönüş saatlerini iyice kontrol etmek sorunsuz bir gezi için tavsiye edilir.

Tarih bile denemeyecek kadar kısa bir zaman önce, aslında hapishane olarak inşa edilen Terezin, Nazilerin dağıtım kamp olarak kullanılmış. Buraya getirilen esirler diğer kamplara gönderiliyormuş.

Terezin kampı mezarlıkla başlıyor. 10.000 kişinin yattığı bu alan sizi moda sokmak için tel başına yetiyor.

Terezin Toplama Kampı - Anıt Mezarı

Girişi o meşhur söz ve kapı ile devam ediyor: “Arbeit macht frei”. “Çalışmak özgürleştirir.”

Terezin Toplama Kampı - Giriş

Tek kişilik, insanın içine girmeye korktuğu karanlık hücreler… Ya da insanların ranzalarda sardalya gibi dizildiği toplu hücreler… Hangi daha kötü bilmiyorum… Bazen sayıları o kadar artıyormuş ki ranzalarda sırayla yatmak zorunda kalıyorlarmış.

Terezin Toplama Kampı - Toplu Hücreler

Terezin Toplama Kampı - İdama Giden Yol

Terezin Toplama Kampı - İdam Alanı

Ölen Yahudiler Krematuryumda yakılıyormuş.

Terezin çok değil sadece 70 yıl önce,1945’te, neler yaşandığı duygusuyla, biraz üzüntü biraz da şaşkınlıkla insanı bambaşka bir moda sürüklüyor…

Prag yazısı da burada sona erdi. Umarım işinize yarar :] Sevgiler…

Saturday, October 24, 2015

Prag’da mutlaka - 1

Prag gezimi geç de olsa tamamladım.. Keyifle okuyun! 

1. Genel Bilgiler
Prag, Çek Cumhuriyet’inin başkenti.
Orijinal adı Praha.
Giriş kapısı anlamına geliyor.
Prag’a geçerli para birimi Kron.
1 euro=27,45 krondan hesap kitap yapmak mümkün. Benim gibi yuvarlak rakamları seviyorsanız 1TL=1000Kron gibi kaba bir hesabı da aklınızın bir köşesine park edebilirsiniz.
(Prag’a gitmeden önce yaptığım araştırmalarda döviz bürolarının kur çevrimini tabelada yazan fiyattan yapmadığına dair bir çok yazı okudum veya hikaye dinledim. Ben bütün döviz işlemlerini merkezden uzak ofislerde gerçekleştirdim. Kurlar gerçekten tabeladaki fiyatlardan çevrildi. Zaten kendi paramı uzatmadan önce kaç kron verileceğini sordum. Herhangi bir sorun yaşamadım. Ancak merkezdeki ofislerin tabela fiyatlarının diğerlerine göre daha avantajsız olduğu bir gerçek.)
Prag merkezde her yere yürüyerek ulaşmak mümkün. Biz gece geç saatlerde taksi kullanmak dışında toplu taşımaya ihtiyaç duymadık.
Ve son olarak, Prag’la ilgili diğer Avrupa şehirlerine göre daha ucuz olduğunu da eklemek gerek. Varsa etrafta yurt dışında erasmus ya da master yapmayı düşünen ve şehir konusunda kararsız kalan arkadaşlar, gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirsiniz.


Prag'da bir legocu.. "Praha"

2. Astronomical Clock (Astronomik Saat)
Prag’ın en meşhur meydanının (Old Town Square) hemen girişinde bulunuyor.
1410 yılında inşa edilmiş ve o zamanki mekanizmasıyla birkaç dakikalık sapmayla hala doğru çalışıyor…
Her saat başı azizlerin kuklaları 1 dakikalık bir gösteri yapıyor. Dolayısıyla özellikle saat başlarında önünde devasa turist kalabalıkları görürseniz şaşırmayın!
Gösteri horozun ötmesi ile son buluyor.. O kalabalığı toplamaya değer bir ritüel mi, bence tartışılır.. J
Saatin altındaki yuvarlak bölüm saatten daha sonra yapılmış. En iç kısımda Prag’ın şehir simgesi var, etrafında burçlar yer alıyor. Dış kısımda ise aylar ve 365 tane Çek ismi yer alıyor. Yani her günün bir ismi var…

Saatin olduğu yapının arka tarafının boş olduğunu göreceksiniz... Diğer Avrupa şehirlerinin aksine, II. Dünya Savaşı sırasında Prag hemen hemen hiç bombalanmamış. Sadece 2 kere bombalanan bu şehirde bombalardan biri maalesef Astronomik saatin hemen arkasına isabet etmiş.

Astronomical Clock

Astronomical Clock II

3. Old Town Square (Eski Şehir Meydanı)
Burası benim gibi Aralık ayında gidenler için Noel’in keyfinin sürüleceği kısım… J Meydanda devasa bir ağaç Noel’e uygun olacak şekilde süslenmiş ve ışıklandırılmış. Her Avrupa şehrinde olduğu gibi Noel pazarı kurulmuş. Burada hem yöresel yemekler hem küçük hediyelikler hem de sıcak şarap bulmak mümkün…
Tercih edenler meydandan fayton turu da yapabilirler..
Geçmişte ise bu meydan köle ticaretinin merkezi olarak biliniyormuş. Meydanın tam ortasında özgür düşünceyi savunması ve kiliselerde reforma gidilmesi gerektiğini düşündüğü için yakılan filozof Jan Hus’un bir heykeli de bulunuyor...

Old Town Square

Noel zamanı meydanın ayrı bir keyfi oluyor

4. Tyn Church (Tyn Kilisesi)
Astronomik Saat’in hemen karşısında bulunan Tyn kilisesinin sanıldığının aksine iki kulesi birbirinden farklı. Sağdaki Adem’i, soldaki Havva’yı temsil ediyormuş. Bilin bakalım hangisi daha büyük? :)

Tyn Church

Tyn Church II

5. Ara sokaklar
Bir şehir en iyi ara sokaklarda kaybolarak keşfedilir diyenlerdeniz. Ve emin olun Prag buna kesinlikle değer!

Ara sokak keyfi yaparken ben =)

6. Charles Bridge (Charles köprüsü)
Araç trafiğine kapalı bu köprü gündüz ayrı keyifli gece ayrı…
Köprünün iki kolunda heykeller var.. Üstelik içlerinden biri yeni çeri J
Köprünün üzerinde ise ressamlar, müzisyenler, opera söyleyenler, bilumum sanatla ilgilenenler…

7. Kuklalar
Prag’ın kendine özgü bir çok kukla dükkanı da var… Fiyatları biraz yüksek ancak dükkanlara girip çıkması oldukça zevkli..
Kuklalar

8. Wenceslas Square (Wenceslas Meydanı)
Burası bir çok caddenin kesiştiği bir meydan..  Özellikle alışveriş meraklıları buraya bağlanan caddelerden birine girip mağazaların keyfini çıkarabilirler..
Meydanın hemen köşesindeki Tricafé de şa ha ne kahvelerden içip geleni geçeni seyretmesi keyifli.. ;)

9. Dancing House (Dans Eden Ev)
1996 yılında tamamlanmış ilginç mimari. Dans eden iki partneri simgeliyor. Özellikle önüne kadar gitmeye gerek yok derim, ama yolunuz düşerse görülmeye değer

Dancing House

10. Prague Castle (Prag Kalesi)
Ben uzaktan gördüm ancak Guinness Rekorlar Kitabı’na göre dünyanın en büyük antik kalesiymiş. Zamanınıza göre listenize ekleyebilirsiniz.

11. Powder Tower (Powder Kapısı)
Old Town’ın 13 girişinden biri. Yapımına 1475 yılında başlanmış. Yapımızda savunma yerine gösteriş göz önünde bulundurulmuş. Lokasyon açısından merkezi olduğu için listeye alınabilir.

Powder Tower

12. Yeme İçme
Prag’da Restaurant olayı Ambiente zinciriyle efsane olmuş.. Fırsatınız olursa mutlaka rezervasyon yaptırın. Bir kaçının sitesini paylaşıyorum… Rezervasyon için 2 hafta önceden harekete geçilmesi tavsiye edilir…
Fiyatlar İstanbula göre daha uygun ya da kafa kafaya…
Esnaf lokantası olan:
http://lokal-hamburk.ambi.cz/en/#menu
Midye istiridye gibi lezzetler için:
http://brasileiro-uradnice.ambi.cz/en/#menu
El yapımı makarna da isterim diyenler için:
http://pastafresca.ambi.cz/cz/
Yok ben pizzacıyım’cılardansanız..
http://pizzanuova.ambi.cz/en/#menu
Et olsun benim olsun’cular:
http://cestr.ambi.cz/en/#menu
Rezervasyonumuz yok ve açız diyorsanız biz şansımızı Hard Rock cafe’den yana kullanmıştık.. Evet kendinizi Prag’a hissetmiyorsunuz ama yemekler lezzetliydi..
Yöresel tatlılardan Trdelnik denenmeye değer… Sokakta bunları satan yerler bulmak mümkün…
Kahvaltı için Paul ve Boulevard gibi köşe başı sandviççileri denedik, her zamanki gibi başarılıydı…
Değişik bir cafe denemek istiyorum diyorsanız merkeze biraz uzak ama kektir kurabiyedir, buyrun buradan yakın…
http://www.mujsalekkavy.cz/

Böylelikle yazının 1.bölümü bitti. Umarım işinize yarar :)

2.bölümde Yahudi Bölgesi’ni ve Terezin toplama kampını anlatacağım. İlk yazıda okuduğunuzdan farklı bir Prag bulabilirsiniz, tüyleriniz ürperebilir… Şimdiden söylemesi… :)

Thursday, October 22, 2015

Trekking - Pürenli Yaylası ve Güzeldere Şelalesi

Hayatımın ilk trekking'ini sonbaharın ilk günlerinde, geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirdim...
Doğayı ve yürüyüşü aşırı sevmeme rağmen neden bu kadar geç kaldım trekking konusunda, inanın ben de bilmiyorum...

İlk rotam Düzce'ydi.. Sırasıyla Pürenli, Balıklıgöl Yaylası ve Güzeldere'yi gördük...

Pürenli Yaylası yolu

Pürenli Yaylası yolu

Pürenli Yaylası'nda mangal yaptık. Minik bir göl etrafında tahtadan yapılmış ve herhangi bir altyapısı olmayan yayla evleri kesinlikle görülmeye değerdi...

Yayla evlerinde yaşayan yöre halkı ise bir o kadar sıcakkanlı ve konuşkandı...

Yayla evleri

Balıklıgöl Yaylası sakinleri :]

Balıklıgöl Yaylası sakinleri :]

Son durak olarak Güzeldere Şelalesi'ne uğradık... İnanılmazdı...

Güzeldere Şelalesi

leyla ile mecnun...

işte bilgisayar başında oturmamdan ve uzunca bir süre önce ipad'lerin hayatımıza girmiş olmasından gerek, evde bilgisayar açmayı istemiyorum hiç..
açınca da kapatmak bilmiyorum...
eve geldiğimden beri nostalji yapıyorum bugün...
önce eski fotoğraflar... şimdi de eski şarkılar..
özledim bu diziyi...
kendisi ayrı güzel, müzikleri ayrı... hikayesi apayrı...
dinlemek isteyen buraya tıklayabilir...
sevgiler...

Bir bildiğin varsa söyle içerinde kalmasın
Aklım duvar oldu burda olmaz dersen olmasın
Aklın bende kalmasın, bu sende yük olmasın
Kalbin burda durmasın, olmasa da olmasın

Bir sevdiğin varsa söyle, sonra mevzu olmasın
Fikrim ziyan oldu burda, olmaz dersen olmasın
Aklın bende kalmasın, bu sende dert olmasın
Kalbin burda durmasın, olmasa da olmasın

İçipte var mı ölmeyen dertten, sevipte ölmeyen var mı?


Leyla ile Mecnun

yeni oyunum: cooking fever... dikkat, bağımlılık yapabilir!

Oyunlarla pek alakam yoktur, ama buna gerçekten sardım.. :)
Adı cooking fever...
Farklı restaurantlardan birini satın alarak oyna başlıyorsun..
Amacın hangi restaurant olursa olsun siparişleri doğru bir şekilde doğru bir sırayla müşterilere yetiştirmek ve para kazanmak..
Sipariş yanlış olduğunda ya da müşterileri haddinden fazla beklettiğinde onları oflata puflata kaçırıyorsun...
Kazandığın parayı ise restaurantını yenileyip müşteri çekmekte, mutfaktaki çeşitleri arttırmakta, ekipmanı genişletmekte ya da yeni restaurant satın almakta kullanıyorsun...
Ben baya eğleniyorum...
Kesinlikle denemeye değer!

Cooking Fever